ESKİŞEHİR HABER

Ayşe Ünlüce: Sadece 'Yol yapayım, kaldırım yapayım' diyerek olmuyor"

Ayşe Ünlüce, Eskişehir'de kadın belediye başkanlığı deneyimini anlattı: "Kadınlar, sosyal boyutuyla belediyeciliğe çok uygun. Şehrin kalbine dokunuyoruz."

Abone Ol

ES TV'de konuşan Ayşe Ünlüce Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı şu ifadeleri kullandı;

“Gerçekten Eskişehir, kadın bir aday ve kadın bir başkan için hem adaylık süreci hem de başkanlık dönemi açısından büyük bir şans. Eskişehir'de olmak, bu süreçte benim için çok anlamlıydı. Adaylık dönemimde de hiç böyle bir şey hissetmedim. Yani kadın bir adayın, "Başkanlık yapabilir mi?" sorusuyla karşılaştığını ya da bu durumun sorgulandığını hiç görmedim.

Biliyorsunuz, bizim çok uzun bir belediyecilik geçmişimiz var ama bugüne kadar hiç kadın bir belediye başkanı olmamış. Hatta kadın bir başkan adayı bile çıkmamış. Ben bu açıdan hem ilk kadın belediye başkan adayıyım hem de ilk kadın belediye başkanıyım. Bu durumun kafalarda herhangi bir soru işareti oluşturduğunu hiç görmedim. Aksine, sahaya ilk indiğim andan itibaren belki adımı bile bilmeyen insanlar “Kadın adaya oy vereceğiz” veya “Kadın adayı destekliyoruz” gibi cümleler kurdular. Bu nedenle süreç Eskişehir’de çok güzel ve doğal bir şekilde ilerledi.

Sonrasında da aynı şekilde devam etti. Tabii ki her meslek için bunu söyleyemem ama kadın-erkek eşitliğine inanıyorum. Ancak bazı meslekler erkeklere daha uygunken bazıları da kadınlara daha uygun olabilir. Tabii ki başkanlık, bir meslek değil; bir mevki. Ancak belediyecilik gerçekten kadınlara çok uygun bir iş. Bunu neden söylüyorum? Erkekler alınmasın, ama genelde erkekler bir meslek üzerinde daha yoğun odaklanıyor; inşaat mühendisliği, işletmecilik gibi. Kadınlar ise mesleklerinin yanında ev, çocuklar ve aileleriyle ilgili birçok şeyi aynı anda düşünmek ve organize etmek zorunda kalıyor.

Belediyecilik de böyle bir iş aslında. Yani sadece "Yol yapayım, kaldırım yapayım" diyerek olmuyor. Parklar yapmak, çöpleri toplamak gibi işler elbette belediyeciliğin bir parçası. Ama bu iş inanılmaz bir sosyal boyut da içeriyor. Şehrin içinde 7/24 atan bir kalp var ve o kalbe giden bütün damarları beslemek zorundasınız. Bu yüzden belediyeciliğin kadınlara çok uygun bir iş olduğunu düşünüyorum.

Muhtarlık için de aynı şeyi düşünüyorum. Kadın muhtarların sayısı arttıkça, mahallelerde daha şefkatli ve kapsamlı bir yaklaşım görüyoruz. Belki de o mahallede kimse aç yatağa girmiyor, çünkü kadın muhtarların farklı bir duyarlılığı var. Elbette erkek muhtarlar da çok başarılı. Ama belediyecilik ve yerel yönetimler gerçekten kadınlara çok uygun bir alan.”