İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan şu ifadeleri kullandı;
“AK Parti İl Başkanı diyor ki mısır üreticisi çok mutlu. Mısır üreticileri ise “Biz bittik” diyor. Gümrük vergisini yüzde 130’dan yüzde 5’e indirmişler. AK Parti hükümeti veya AK Parti İl Başkanı yine kendi tozpembe dünyasında bazı şeyleri görüyor. Ama sokakta vatandaşın yaşadığı sıkıntıyı biz görüyoruz. Ve maalesef bu iktidar 22 yıldan beri Türk çiftçisine her geçen dönem, her sene büyük bir ihanetle bazı durumlar ortaya koyuyor. Zaten Türk çiftçisi buğdaydan, arpadan bu dönem istediği verimi alamamıştı. Ki çok çok eskilerine gidecek olursak hibrit tohum dedikleri, ata tohumlarını öldürüp hibrit tohumlarla üreticiye ciddi anlamda sıkıntılar verdiler. “Daha çok verim alacaksınız, daha çok kazanacaksınız” mantığıyla başlayan süreçte, arkasından gübre, ilaçlama ve hibrit tohumların tekrar ürün vermeme sorunlarını düşündüğümüzde bugünkü tabloya geliyoruz. Kendi yandaşlarını dışarıdan zengin edebilmek adına Türk çiftçisine büyük zarar verdiler. En son kamuoyunda gördüğümüz gibi gümrük vergisini ucuzlattılar, dışarıdan mısır ithal ederek Türk çiftçisinin cebine girecek parayı kaybettirdiler. Üretici üretirken batıyor. Zaten tablo ortada. Burada sadece çiftçi değil, tüccar da zarar ediyor. Mısırın fiyatı 9-11 TL arasında değişirken, gümrük vergisinin indirilmesiyle tüccarlar da zarar ediyor. Borsada geçen haftadan beri bu sıkıntılar hala yaşanıyor.
Aynı şekilde TOKİ’de de durum farklı değil. Vatandaşlara “evleri teslim ettik” dediler, ama daha evlerine giremeden 5 bin lira aidat talep ettiler. AK Parti’nin gerçekleriyle vatandaşın gerçekleri örtüşmüyor. Onlar saraylarda yaşarken, millet sokakta cefa çekiyor. Kredi kartları konusunda da durum içler acısı. Türkiye’de 120 milyon kredi kartı var ve 40 milyon kullanıcısı bulunuyor. 20 milyon kişinin limiti oldukça yüksek. Vatandaş kredi kartı limitlerini doldurup geçinmeye çalışıyor çünkü normal geçim standartlarını sağlayamıyor. Şapka değiştirme tabiriyle, insanlar gelen parasını kartına yatırıp kartından tekrar çevirme dönemine girdi. Burada ciddi bir adaletsizlik var. Ya bunun adı vergilendirme ya da milli güvenlik konusuna destek adı altında açıklanıyor. Ancak, “beşli çete” diye tabir ettiğimiz ya da iktidarın yakın çevresinden olan insanların, bir milyonluk, bir buçuk milyonluk kredi kartı limitinde kullanıp her ay kendi katma değerine katma değer sağlaması kabul edilemez. Aynı şekilde, pırlantadan, kol saatinden, altından vergi almayanlar, halktan 750 TL aidat alıyor. Bankalar limitleri yüz bin liraya çıkarmış ve vatandaşlar bu limitlerden yararlanırken her yıl 750 TL aidat ödüyor. Bu, başkanlık sisteminin getirdiği saçma düzenin bir sonucu. Kredi kartı sorunu da büyüyor. Milyonlarca insan kredi kartı borcundan dolayı icralık olmuş durumda. Bu konuda gerçek bir çözüm üretilmesi gerekirken, rant çetelerine gümrük vergisi indirimi yapılıyor. Bu da bizim içimizi yaralıyor. Önümüzdeki seçimlerde bu adaletsizliğe birlikte son vereceğiz.
Köfteci Yusuf olayına gelirsek, firma halk arasında bir değer kazanmış durumda. Ancak firmaya karşı çıkarılan söylentiler, gerçeği yansıtmıyor olabilir. Ülkedeki ekonomik sıkıntılar yüzünden halkın alım gücü düştü ve vatandaş artık temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale geldi. Kasaplarda kıymanın kilosu 500 TL’nin altına düşmüyor, zincir marketlerde ise 370 TL civarında. Ancak bu farklar, üreticinin ve tüketicinin durumunu gözler önüne seriyor.
Maalesef mevcut iktidar, her geçen dönem farklı sıkıntılar ortaya çıkarıyor. İktidarın medyası ve muhalefetin medyası da kendi söylemlerini tekrarlıyor. Biz İYİ Parti olarak halkın yanında olmaya devam edeceğiz. Seçimlerde milletle bir olup bu düzene son vereceğiz.
Vatandaşın bu adaletsizlikle mücadele ederken Köfteci Yusuf gibi konular gündeme geliyor. Ekonomi konuşulmuyor, insanlar geçim standartlarını sağlayamıyor. Yeni okul dönemi başladı, kışa giriyoruz, doğal gaz fiyatlarının ne olacağını bile bilmiyoruz. Eskişehir’de suya her ay zam geliyor. Elektrik ve doğal gazda da aynı durum var. Vatandaş artık geçinemez hale geldi.
Bugün bir markette kıymanın kilosu 370 TL. Ancak kasaplarda 500 TL’den aşağı kıyma bulmak mümkün değil. Ucuz kıymanın içine ne katıldığını bilemeyiz. Yerel ve güvenilir esnafı desteklememiz gerekiyor.
Domuz eti konusunda da iktidarın çelişkili politikaları var. Marketlerde domuz eti satılıyor, ancak helal-haram konusundaki hassasiyetlere dikkat eden firmalar da zan altında bırakılıyor. Köfteci Yusuf, günde on binlerce kişiye hizmet veren, hijyen kurallarına dikkat eden bir firma. Ancak böyle bir firmaya karşı yürütülen karalama kampanyaları da hükümetin yanlış politikalarının bir sonucudur.
AK Parti ve ana muhalefet arasındaki kısır döngü sürüyor. Ana muhalefet gerçek bir muhalefet yapmadığı için iktidar rahat hareket ediyor. Televizyonlarda ise iktidarın medyası ve muhalefetin medyası var. Her iki taraf da kendi söylemlerini dile getiriyor. Biz İYİ Parti olarak halkın yanında olmaya devam ediyoruz.
Anayasanın ilk dört maddesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temelidir ve tartışmaya açık değildir. Bu maddeler üzerinde tartışma açmak, devletin ve milletin birliğine zarar verir. Türkiye Cumhuriyeti’nin tek dili Türkçedir, tek vatanı Türk vatanıdır, tek bayrağı Türk bayrağıdır ve başkenti Ankara’dır.”