CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü kendisine yönelik iddialara sert bir dille yanıt verdi.
Maden şirketi yetkilileri ile özel bir görüşme yapmadığını vurgulayan Jale Nur Süllü şunları söyledi:
‘’Her şeyden önce, maden arama sondajlarıyla bölgenin nasıl tahrip edilmeye başlandığını 2019 yılında gündeme getirmem ile başlayan süreçte gerek, kamuoyunu bilgilendirme gerek, yürüttüğüm ciddi mücadele, tüm kamuoyu tarafından bilinmekte iken hakkımdaki iddiaların, tamamen bilinçli ve mücadeleye zarar vermeye yönelik olduğu anlaşılmaktadır. İddiaların yer aldığı içerikten soyadını öğrendiğim, iki kez görüştüğüm iddia edilen firma yetkilisi ile özel bir büroda, hiçbir şekilde bir kez dahi, özel bir görüşmem olmamıştır
Yerel seçimler öncesi iptal edilen ÇED Halk Bilgilendirme toplantısı ardından, yaşanan yeni gelişmeler kapsamında, 11 Temmuz 2024 tarihinde tekrar bölgeye giderek muhtarlarımızla ve vatandaşlarımızla görüşmeler gerçekleştirdikten sonra Alpagut’a geçtik. Yaklaşık 15-20 kişinin bulunduğu, vatandaşlarımızın maden konusunda endişelerini dile getirdiği kahve toplantısına, firma yetkilisi ve adının Mehmet olduğunu söyleyen bir bey girdi. Kendisini masaya davet ettik. Firma yetkilisi, madenin çevreyi nasıl kalkındıracağı, zarar vermeyeceği yönünde konuşmalar yaptıysa da, vatandaşların tepkileri ile madenin zararları konusunda verdiğim yanıtlarla dolu geçen bir görüşme oldu. Nitekim, toplantıda kendi görüşlerimi dile getirdiğim bölümler, sosyal medyamdan da paylaşıldığından hiçbir gizliliği yoktur.
Sonrasında ise 15 Ağustos’ta Halkı Bilgilendirme toplantısı için, Alpagut’ta yüzlerce kişinin olduğu bir ortamda elimi sıkarak “Hoşgeldiniz” demesi dışında, ne adı geçen kişi, ne de başka bir şirket yetkilisi ile hiçbir ortamda özel bir görüşmem ya da diyaloğum olmamıştır; olamaz.
Bunca yıl, sadece Alpagut ile sınırlı kalmayıp; Eskişehir’de termik santral, Sevinç Kömür madeni, Sivrihisar Kaymaz başta olmak üzere, Türkiye’deki maden mücadelelerinde de gerek duyarlı bir vatandaş, gerekse bir milletvekili olarak ön saflarda yer alan; maden şirketlerinin tüm canlı yaşamı ve doğaya verdiği geri dönülemez talanla mücadele eden bir kişi olarak, ne Cengiz Holding, ne başka bir maden şirketi ile bir anlaşma yapmam ve ortak bir zeminde buluşmam mümkün değildir. Bunun en yakın tanığı değerli Eskişehir kamuoyudur.
Siyasi kariyerimde sürdürdüğüm onurlu mücadelem, ilk günün heyecanı ile devam etmekte olup; bundan sonra da sürecektir. Tarafımı yalanlarıyla çirkin bir şekilde karalamaya çalışanlar asla amaçlarına ulaşamayacaktır. Hiçbir şey, güzelim bölgemizde gerçekleştirilmesi planlanan talanla mücadelemi engelleyemeyeceği gibi, duyarlı Eskişehir dinamikleri ile sürdürdüğümüz mücadelemize de zarar veremeyecektir."