Eskişehir Süt Üreticileri Birliği Başkanı Yüksel Gedik şu ifadeleri kullandı;
“Eskişehir sokaklarında son dönemde sayısı giderek artan seyyar süt satıcıları, halk sağlığı açısından ciddi bir risk oluşturmaya başladı. Plastik bidonlarla, araçların bagajında ya da kaldırımlarda satılan sütlerin ne zaman sağıldığı, hangi hayvandan geldiği, nasıl saklandığı bilinmiyor. Bu ürünlerin hiçbir denetime tabi tutulmaması, insan sağlığını doğrudan tehdit ediyor.
Eskişehir Süt Üreticileri Birliği olarak bu durumu yakından takip ediyoruz. Konuya ilişkin olarak hem Eskişehir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’ne hem de zabıta birimlerine gerekli başvuruları yaptık. Ancak sokak sütü satışı öylesine yaygınlaştı ki, bireysel başvurularla çözüm üretmek artık yeterli olmuyor. Biz daha sıkı ve düzenli denetimler talep ediyoruz. Denetim sadece üreticiye değil, bu sütleri satın alıp yeniden satan aracı kişilere de yapılmalı. Çünkü bu zincirin sonunda zarar gören hem kayıtlı üretici hem de bilinçsizce süt alan vatandaş oluyor.
Vatandaşlarımızın şunu bilmesini istiyoruz: Litre başına birkaç lira daha ucuza süt almak, sağlığınızdan olmak demektir. Bu sütlerin taşıma koşulları uygun değil. İçerisine kimyasal katkı maddesi karışıp karışmadığını kimse bilmiyor. Oysa birlik üyesi üreticilerimizin sütleri laboratuvar analizlerinden geçiyor, soğuk zincirle taşınıyor ve izlenebilir sistemler üzerinden satılıyor. Bu güvenin maliyeti yüksek değildir ama sağladığı koruma çok büyüktür. Ayrıca bu sokak sütleri ciddi bir vergi kaybına da yol açıyor. Üreticisi belli olmayan bu sütler üzerinden ne KDV alınıyor, ne fatura kesiliyor. Kayıt dışı ekonomi büyürken, düzgün üretim yapan üreticiler rekabet şansını kaybediyor. Yani sadece sağlık değil, adalet de zedeleniyor.
Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda, hem vatandaşlarımızı bilinçli tüketim yapmaya davet ediyoruz, hem de yetkililerimizi bu konuda daha etkili ve sürekli denetimlere çağırıyoruz. Sağlık, kayıt, kalite; bunların hepsi birbiriyle bağlantılı. Hep birlikte sorumlu davranmak zorundayız.”