Eskişehir Bilecik Tabip Odası adına konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Eskişehir Şubesi Eş Başkanı Bülent Yıldırım şu ifadeleri kullandı;
"Biz sağlık çalışanları, 2025’in ilk günlerine meslek onurumuz ve halkımızın sağlık hakkı için mücadele ile giriyoruz.
İsteğimiz çok basittir: Halkımız hastalanmasın, onları hastalıklardan koruyabilelim ve hasta olduklarında en iyi şekilde sağlık hizmeti verelim.
Ancak buna izin vermiyorlar. İyi sağlık hizmeti talep ettiğimiz için bizlere baskı uyguluyorlar, cezalar veriyorlar. Bizler, bize dayatılan paracı, piyasacı sözde sağlık hizmetini kabul etmiyoruz. Hastalarımızın sağlığı ve emeğimiz satılık değildir.
Bu nedenlerle yeni yıla, meslek onurumuzun ve değerlerimizin çiğnenmediği, iyi hekimlik ilkelerine ve mesleki özerkliğimize saygı duyulduğu, şiddetin olmadığı çalışma ortamları ile insanca yaşanacak ve emekliliğimize yansıyacak bir gelir için mücadeleyle başlayacağız.
Çalıştığımız her yerde farklı boyutlarda baskıya, kötü yönetime, hürmetsizliğe, kötü çalışma koşullarına ve şiddete maruz kalıyoruz. Bunları meslek onurumuza saldırı olarak kabul ediyoruz. Yıllardır süregelen bu saldırılarda bardağı taşıran son damla, aile hekimi meslektaşlarımıza ve sağlık emekçilerine dayatılan yönetmelik olmuştur. Bu nedenle, aile sağlığı merkezlerinde 5-7 Kasım 2024 ve 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde üç ve beş gün süreyle iş bıraktık.
Bu tarihten itibaren Sağlık Bakanlığı’nın hatasından geri dönmesini bekledik. Ancak hatalarından dönmek bir yana, yeni hatalar eklemeye ve eziyetlerini artırmaya devam ettiler. Üstelik devlet televizyonlarında halka şirin görünmek için kamu spotları hazırlattılar.
Şu anda aile sağlığı merkezlerinde tam bir kaos, kargaşa, mutsuzluk ve umutsuzluk hakimdir. Sağlık bir ekip işidir ve bu ekipte yer alan hekimler iyi hekimlik yapmakta, hemşireler ve diğer sağlık emekçileri ise iyi sağlık hizmeti vermekte zorlanıyor. İstifa eden ve aile sağlığı merkezlerinden ayrılan sağlık emekçilerinin sayısı hızla artıyor. İstifa etmeyi düşünenler ve yer değiştirmek isteyenler çoğalıyor.
Sağlık Bakanı’nın samimi gelmeyen açıklamaları yerine, gerçeği görmeye ve sorun yaratmak yerine aile hekimlerine ve sağlık çalışanlarına kulak vermeye çağırıyoruz!
Israrla ve yüksek sesle söylüyoruz: Sesimizi duyun!
20 yıldır tüm itirazlarımıza rağmen uygulamaya çalıştığınız, sağlığı para ile alınıp satılan bir rant kapısına dönüştürdüğünüz sağlıkta dönüşüm projeniz iflas etmiştir. Projenizi hemen durdurun.
Sağlıkta yaşanan sorunları, yandaş medyanın sansürlemesine rağmen artık halkımız da çok iyi biliyor. İlaç yok, aşı yok, randevu yok. Büyük mücadelelerle randevu alınsa bile 3-5 dakikada iyi bir hizmet alma ihtimali yok. Hastanelerde yatak yok. İlaç bulunursa, vatandaşlar fark adı altında büyük paralar ödemek zorunda kalıyor.
Devlet hastanelerini kapatıp şehrin dışında açtıkları şehir hastaneleri ile hepimizin vergilerini şirketlere aktarıyorlar. Ancak bu hastanelere ulaşmak neredeyse imkansız. Dev boyutlardaki bu hastanelerin koridorlarında hastalar çare arıyor ama ulaşamıyor.
Ortada vergilerimizin çarçur edildiği bir rant sistemi var; ancak sağlık hizmeti yok.
Bizler, merkezinde insan, emek, liyakat ve halkımızın sağlık hakkının olduğu bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu biliyoruz.
Herkesin eşit, nitelikli, ücretsiz ve erişilebilir kamusal sağlık hizmeti almasını istiyoruz.
Tıp eğitiminin en iyi düzeyde olmasını ve dört duvardan ibaret tıp fakültelerinin açılmamasını istiyoruz. Akademik kadroların hak edenlere verilmesini istiyoruz.
Hangi sağlık kurumunda çalışırsak çalışalım, iyi hekimlik yapmak ve iyi sağlık hizmeti vermek istiyoruz.
Sağlık Bakanı’na sesleniyoruz, hatanızdan hemen geri dönün. Onurumuzla oynamayı bırakın! Meslek onurumuzu ve mesleki saygınlığımızı ayaklar altına almanıza asla izin vermeyeceğiz.
6-10 Ocak 2025 tarihleri arasında aile sağlığı merkezlerinde iş bırakacağız. Ayrıca, 8 Ocak 2025 Çarşamba günü acil sağlık hizmetleri dışında hiçbir yerde hizmet vermeyeceğiz."