Ersin Yücan şu ifadeleri kullandı;

"Burada toplanma sebebimiz, mevcut bulunan bahçelerdeki yapılar ile alakalı alınan yıkım kararıdır.

Bahçelerimiz tüm basında ve medyada "hobi bahçesi" diye nitelendirilmiştir. Aslında hobi bahçesi değil, organik tarım bahçeleridir.

Öncelikle işin temeline inilmeli: Bahçeler neden yapıldı? Neden ihtiyaç duyuldu? Ezbercilikten uzak, analitik bir düşünce ile değerlendirmek gerekmektedir.

Organik tarım bahçeleri Türkiye’de doğal afetler, özellikle depremler anında insanların sığınacağı bir limandır. Deprem, Türkiye’nin kaçınılmaz bir gerçeğidir. Bunu asla unutmamalıyız.

Bahçelerimiz, kısıtlı bütçeler ile yaşayan Türk ailelerinin bir mutluluk kaynağıdır. Organik tarım bahçe sahipleri genelde şehirlerde bitişik nizam, balkonu olmayan dairelerde yaşayan insanlardır. Bu insanlar, 20-30 yıl önce köylerindeki bahçeli evlerinden, ata topraklarından göç edip gelmiş; betonerme binaların içinde tarım yapamadığı için kendilerine şehre yakın bahçeler edinmişlerdir.

2019 yılı pandemisi sonrası insanların rahat bir nefes alabileceği bir yer arayışı sonrasında arz ve talep oluşmuş, Türkiye’nin her yerinde organik tarım bahçeleri yaygınlaşmıştır.

Hobi bahçeleri diye nitelendirilen, aslında organik tarım bahçeleri olan bu bahçeler sadece Eskişehir’de değil, Türkiye’nin her yerinde bulunmaktadır. Türkiye’nin her yerinde tarıma zararı değil, aksine katkısı olmuştur. Şunu unutmamalıyız ki bu arazilerde halen tarım yapılmaktadır. Çünkü bahçelerin kurulduğu her yer, marjinal tarım diye nitelendirdiğimiz, kurak ve elektriği olmayan arazilerdir.

Bahçe sahipleri kendi imkânlarıyla bu bölgelere sondaj kuyusu vurup su imkânını sağlamış ve elektrik getirmiş, kurak yerleri sulu tarım yapılabilecek hale getirmişlerdir. Ayrıca, kendi pazar ihtiyaçlarını organik olarak yetiştirerek ülke ekonomisine de ciddi manada katkıda bulunmuşlardır.

Kültürel olarak da kendi evlatlarına tarımın nasıl yapılacağını öğretmişler ve bunu nesilden nesile aktarmaya çalışmaktadırlar. Tüm bahçe sahiplerimiz, devletimizden yıkıcı değil yapıcı olmasını; Valilik, Belediye ve İl Tarım Müdürlüğü'nün birleşip mevcut yapılan bahçelerdeki yapıları vergilendirerek tanımasını ve affını talep etmektedir.

Mevcut bulunan bahçelerdeki yapıların yıkılması ile çok ciddi zararlar ortaya çıkmasındansa, mevcut bahçelerin yapılandırılıp vergilendirilmesi sonucunda Türk ekonomisine de çok ciddi manada katkı sağlanacaktır.

Konumuzun başında ve sonunda her zaman vurguladığımız şey şudur: Lütfen organik tarım bahçelerimizdeki mevcut yapılarımızı yıkmayın. Yıkıcı değil, yapıcı devlet büyüklerimizi karşımızda görmek istiyoruz."

Kaynak: Gzt26.com Haber Merkezi