Üroloji polikliniklerine başvuran hastaların yarısına yakını prostat şikayetleri ile geliyor. Genç erkeklerde genellikle prostatit dediğimiz prostat iltihapları, 40 yaş ve üstü kesimde de prostat büyümesi şikayetleri oluyor. Ağırlıklı olarak sık idrara çıkma, idrarda yanma, ince işeme, tuvalete zor yetişme, tutamama, gece ve gündüz sık idrara çıkma, bazen idrarda kanama olabiliyor. Teşhis için genellikle hastanın şikayeti ve hikayesi dinlendikten sonra ultrasonografi, idrar ve kan tetkikleri, işeme testi yapılıyor. Kanser şüphesi varsa parmakla muayene (rektal tuşe), prostat MR'ı, gerekirse prostat biyopsisi yapılarak teşhise ulaşılıyor.

Teşhisi takiben, ilaç tedavisi, derecesine göre prostat ameliyatı yapılıyor. İyi huylu prostat ameliyatının değişik ve yeni teknolojiler ile yapılması bugün mümkün. Eğer tetkikler sonucu kanser tanısı konmuşsa ve metastaz da yoksa radikal prostat ameliyatları yapılıyor. En son robotik cerrahi yöntemi şu anda en geçerli olan yöntem. Gençlerde görülen prostat enfeksiyonlarında genellikle ilaç tedavisi ile iyi sonuçlar alınıyor. Hastalar genellikle parmakla muayeneden dolayı ürolojik muayeneden çekiniyorlar.

Eskiden rutin ve ilk muayene bu şekilde olurken, bugün tetkik yöntemleri çok fazla olduğu için çok gerekmedikçe parmakla muayene gerekmeyebiliyor. Kanser teşhisi konmuş ve vücuda yayılım varsa bile kemoterapi, radyoterapi ile tedavi mümkün. Prostat kanseri, çok nadir vakalar hariç tedavisi mümkün olan kanser türlerinden biridir. Vücudun diğer organlarında görülen kanserlere göre prognozu (gelecekteki yaşam beklentisi) daha olumlu olan kanser türlerindendir.