CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz şu ifadeleri kullandı:
“Bir danışma kurulunun toplantısının organize edilmesi sebebiyle İl Gençlik Kolları Başkanımızı ve yönetimini ayrıca kutluyorum. Bu çok kıymetli bir girişim. Az önce Eskişehir’de ilk defa yapıldığını da öğrendim. Bu nedenle tüm gençlik örgütlenmesini de ayrıca tebrik ediyorum. Üstelik çok anlamlı bir zamanda gerçekleşiyor. Çünkü önümüzde kritik bir süreç var. Bu sürecin ilk adımlarını hep birlikte atıyoruz.
Bu süreç, ülkemizin içinde bulunduğu zor koşulların bizler için olduğu kadar toplumun tüm kesimleri için de bir erken seçimi zorunlu kıldığı bir dönemdir. 23 Mart’ta sadece Cumhurbaşkanı adayını belirlemekle kalmayacağız. Aynı zamanda sadece Cumhuriyet Halk Partililer için değil, tüm ülke adına bir erken seçim sürecinin fitilini ateşlemiş olacağız.
Bu erken seçimi en çok arzulaması gereken kesim ise gençlerdir. Gençlerin düzenlediği bu danışma kurulunda ben özellikle memleket sorunlarından ziyade gençlerin geleceğe umutsuz bakmasından ve bu ön seçimin, ardından gerçekleşecek genel seçimin gençler için ne kadar kritik olduğundan bahsetmek istiyorum.
Biz gençler, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ve muasır medeniyetler seviyesini hedef gösterdiği Cumhuriyet’in mirasçılarıyız. Türkiye, 1929 Ekonomik Buhranı’nı en hafif atlatan ülkelerden biri olacak kadar kendi dinamikleriyle ekonomik olarak gelişmiş, halkı için refah sağlayabilmiş bir ülkeydi. Ancak bugün, ne yazık ki gençlerin umutsuzluk anlamında en kötü durumda olduğu ülkelerden birine dönüştü.
Bunun temel nedeni kötü yönetimdir. Tek adam rejimi, ülkemizi bu hale getirmiştir. Recep Tayyip Erdoğan’ın 23 yıllık iktidarının sonunda bu ülkeye verebileceği hiçbir şey kalmamıştır. O göreve devam ettiği sürece ülkemiz daha da kötüye gidecek, gençlerimiz umutsuzluğa sürüklenecek, beyin göçü artarak devam edecektir.
Bu yüzden önümüzde tarihi bir fırsat var. Cumhuriyet Halk Partisi üyeleri olarak 23 Mart’ta bir Cumhurbaşkanı adayı belirleyeceğiz ve ardından onu Cumhurbaşkanı yapmak için birlikte mücadele edeceğiz. Bu süreçte özellikle gençlere büyük görev ve sorumluluk düşüyor.
Bir asır önce, Kurtuluş Savaşı’nda, Kuvayı Milliye ruhuyla genç vatanseverler mücadele etti ve bu ülkenin bağımsızlığını kazandı. Bugün de aynı ruhu yeniden canlandırmak zorundayız. Bugün buradan, gençlerin azim ve kararlılığından bu ruhun hâlihazırda içimizde yaşadığını görüyor ve sürecin başarıya ulaşacağına yürekten inanıyorum.
23 Mart’ta büyük bir sorumluluk üstleneceğiz. Tek bir adayımız var. Peki, neden ön seçime gidiyoruz? Çünkü biz sadece bir Cumhurbaşkanı adayı belirlemiyoruz, aynı zamanda güçlü bir irade ortaya koyuyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ön seçim kararı almasından bu yana Ekrem İmamoğlu’na yönelik saldırıların arttığını görüyoruz. Onun yol arkadaşları tutuklanıyor, mesnetsiz davalar açılarak sindirilmeye çalışılıyor. Hatta 30 yıllık diploması bile sorgulanıyor.
Peki, biz Cumhuriyet Halk Partililer, özellikle devrimci gençler olarak ne yapmalıyız? Ekrem Başkan’ın arkasında durmalıyız! 23 Mart’ta güçlü bir şekilde sandığa giderek ona sahip çıktığımızı göstermeliyiz. O gün, dosta güven, düşmana korku salacağız. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan, Ekrem İmamoğlu’ndan korkuyor. Ve biz de ona, bu korkunun boşuna olmadığını göstereceğiz.
Bir milyon yedi yüz bin üyeye sahip bir partinin güçlü desteğiyle yola çıkan bir Cumhurbaşkanı adayının karşısında kimse duramaz. Hele ki bu bir milyon yedi yüz bin kişi, Kuvayı Milliye ruhunu içinde taşıyan vatanseverlerden oluşuyorsa! Hele ki bu dik duruş, ülkesine sahip çıkmaya kararlı siz değerli gençlerden geliyorsa.
İşte bu yüzden, 23 Mart’ta güçlü bir katılım sağlamalı, sandıklara sahip çıkmalıyız. İl Gençlik Kolları Başkanımızın da söylediği gibi, o gün sandıkları patlatmalıyız. Eğer ön seçimlerin parti içi aday belirleme süreçlerinde etkili bir yöntem olmasını istiyorsak, öncelikle bu sürece sahip çıkmalıyız. 23 Mart’ta gençler olarak ayağa kalkacağız ve iktidar olana dek bir daha oturmayacağız.”