Sol Parti Eskişehir İl Yönetim Kurulu üyesi Zekiye Öztürk şu ifadeleri kullandı;

"AKP, gerici ve çağ dışı rejimini kalıcı hale getirmek için ideolojisine uygun yeni bir toplum yaratma projelerini hayata geçirmeye devam ediyor. Bu projelerin en önemlisi, çocuklarımızın geleceğini karartacak olan eğitimin gericileştirilmesidir. Ne yazık ki eğitimdeki laiklik karşıtı uygulamaların ve liyakatsizliklerin bedelini toplum olarak ağır bir şekilde ödemeye başladık.

Beylikova İlçe Müftüsü'nün Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı bir ortaokulda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerine 'öğretmen' sıfatıyla girmesi ve bu okuldaki bir kız öğrencisini taciz etmesi, bu politikaların doğrudan bir sonucudur. Kısa bir süre önce Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde derslere giren ve öğretmenlik mesleğiyle ilgisi olmayan müftülük personelinin sınıfta silahla poz vermesi haberinin yankıları devam ederken, şimdi de İmam Hatip Ortaokulu’ndan bir öğrencinin taciz edilmesi haberiyle sarsıldık.

BirGün gazetesinin haberine göre, Beylikova İlçe Müftüsü İshak Yıldırım, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerine girerken 12 yaşındaki bir öğrencisine sosyal medya üzerinden istismara yönelik mesajlar göndererek tacizde bulunmuştur. Çocuğun velisinin şikâyeti üzerine müftü gözaltına alınmış ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmiştir. Ancak adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır. İtiraz üzerine müftü tekrar gözaltına alınmış ve bu kez tutuklanmıştır. Diğer yandan olayla ilgili gizlilik kararı alınmış ve konu kamuoyundan gizlenmeye çalışılmaktadır.

Buradan soruyoruz: Yetkililer olayı gizlemek için ellerinden geleni yaparken, yeterli bilgi paylaşmazken, bu olay gazetede haber olmasaydı, serbest bırakılan bu çocuk tacizcisi yine tutuklanacak mıydı? Kamuoyuna yansımayan, üzeri örtülen daha nice olay var? SOL Parti olarak, yaşanan bu çocuk tacizi skandalının peşini bırakmayacağız ve hukuki süreci sonuna kadar takip edeceğiz.

Son günlerde yüksek tutarlı harcamalar, lüks araçlar, yurtdışında satın alınan villalar ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın çağ dışı 'fetvaları' ile gündemden düşmeyen Diyanet personelinin bu tür olaylarla gündeme gelmesi, AKP rejiminin çürümüşlüğünün en güncel örneğidir.

AKP rejimi, uzun süredir eğitim alanında kendi ideolojik ihtiyaçları doğrultusunda yavaş ve sinsi bir çaba içinde. Okullarda yılbaşı kutlamalarının yasaklanmasından, okulların fiziksel olarak ideolojik anlayışlarına göre düzenlenmesine; yönetmelikleri devre dışı bırakarak dini içerikli gün ve haftaların kutlanmasına kadar birçok uygulama hayata geçiriliyor. Böylece bilim dışı, gerici ve dini esaslara dayalı bir eğitim sistemi kurulmaya çalışılıyor.

ÇEDES protokolleri ile eğitim kurumlarına dini vakıf ve dernekler aracılığıyla tarikat ve cemaatlerin sokulması, pedagojiden ve öğretmenlik mesleğinden uzak kişilerin derslere sokulması, sorgulamayan ve boyun eğen bir nesil yaratma hedefinin parçalarıdır. Bu gerici uygulamalar sonucunda çocuklarımız tacize, şiddete ve baskıya maruz bırakılıyor; kız çocukları eğitimden uzaklaştırılıyor.

Çocuklarımızın geleceğini karartan bu gerici ablukayı dağıtmak için laiklik mücadelesinin önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Boyun eğen, itaat eden ve sorgulamayan bir nesil yetiştirmeyi amaçlayan; çocuklarımızı karanlık bir dünyaya mahkûm eden bu gerici AKP rejimini birleşik mücadeleyle değiştirmekten başka çaremiz yoktur. SOL Parti olarak, laik, demokratik, çağdaş ve özgür bir Türkiye kuruluncaya kadar mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız.

Sol Parti Eskişehir İl Örgütü olarak, ilimizde yaşanan bu taciz olayını şiddetle kınıyor ve tüm Eskişehir halkını duyarlı olmaya çağırıyoruz. Çocuklarımızı karanlığa terk etmeyeceğiz! Laikliği kazanacağız!"