ESKİŞEHİR HABER

Özlem Eylem Tuncaelli Eskişehir’de 1 yıl boyunca sürecek projeyi açıkladı

TEMA Vakfı’ndan Özlem Eylem Tuncaelli, Eskişehir’de “İklim Değişikliğine Karşı Güçlü Bir Eskişehir” projesinin tanıtımında konuştu.

Abone Ol

TEMA Vakfı Çevre Politikaları ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Özlem Eylem Tuncaelli şu ifadeleri kullandı:

“İstanbul’da yaşıyorum. Bu projenin yazılım süreci itibarıyla sık sık Eskişehir’e geliyorum. İstanbul’u çok seviyorum, ancak öncelikle bu projenin başlangıcından bugüne kadar beni evimde hissettiren sizlere en içten teşekkürlerimi sunarak sözlerime başlamak istiyorum. Eskişehir’e de teşekkür etmek istiyorum. Çünkü hep birlikte Eskişehir’in iklim değişikliğine karşı daha dirençli bir kent haline gelmesi için yeni bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu yolculukta bizimle birlikte olduğunuz için sizlere ayrıca minnettarım. "İklim Değişikliğine Karşı Güçlü Bir Eskişehir" projemizin tanıtım toplantısında bir aradayız. Bugün, aslında benim için de çok büyük bir heyecan günü. Çünkü bundan sonra çok daha büyük adımlarla, çok daha büyük eylemlerle birlikte yol alacağız.

Bu proje Avrupa Birliği tarafından finanse edilen bir proje. Projenin uygulayıcısı UNDP, TEMA Vakfı ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olup, ortaklıkla hayata geçirilecek. Bu programın genel amacı; Türkiye’de demokratik bir zeminde yerel yönetişim modellerini geliştirmek, toplumsal farkındalığı artırarak halkın katılımını sürekli kılmak. Eskişehir’in bu anlamda büyük bir avantajı var; çünkü burada köklü bir sivil toplum geleneği ve güçlü bir dayanışma kültürü bulunuyor. Bunu geçmişte Alpu Ovası’ndaki mücadeleden ve farklı toplumsal hareketlerden de biliyoruz.

Bu nedenle, Eskişehir’in sahip olduğu bu potansiyeli en iyi şekilde kullanacağımıza ve çok daha ileriye taşıyacağımıza inanıyoruz.

İklim değişikliği artık yalnızca akademik salonlarda veya hükümetler arası toplantılarda konuşulan bir mesele değil. Evlerimize kadar gelmiş, günlük hayatımızın bir parçası haline gelmiş bir sorun. Ne yazık ki üzülerek söylüyorum; bu artık sadece bilim insanlarının veya hükümetlerin çözebileceği bir mesele olmaktan çıktı. Bu mücadelede toplumun her kesiminin aktif rol alması gerektiğini biliyoruz.

İşte bu projenin en önemli özelliği de tam olarak bu noktada devreye giriyor. Yıllardır teknik bir konu gibi görülen ve sadece akademisyenlerin veya hükümetlerin çözebileceği sanılan iklim değişikliğiyle mücadelede halkın doğrudan katılımı sağlanmazsa, ne kadar iyi raporlar hazırlanırsa hazırlansın, ne kadar iyi çözümler bulunursa bulunsun başarı sağlanamayacağını artık çok iyi biliyoruz.

Bu proje, halkın katılımını her aşamada teşvik edecek ve bu katılımın sürekliliğini sağlayacak mekanizmalar oluşturmayı amaçlıyor. Bu nedenle de Türkiye’de bir ilki gerçekleştirme potansiyeline sahibiz ve birlikte örnek bir model oluşturabileceğimize inanıyorum.

Projede iki temel hedefimiz var Yerel yönetimlerin teknik kapasitelerini artırmak. Eskişehir’in 2030 yılına kadar iklim değişikliğinden nasıl etkileneceğini analiz etmek. Karar vericilerin kullanabileceği bilimsel veriler üretmek. Yerel yönetimlerin iklim değişikliğine karşı önlem almasını sağlamak.

Halkın katılımını sağlamak. Ancak bu katılım, sadece bilgilendirme toplantılarıyla sınırlı kalmayacak. Halkın yalnızca pasif bir dinleyici olması değil, sorunların belirlenmesinde, çözüm yollarının oluşturulmasında ve uygulamada söz sahibi olması sağlanacak. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve TEMA Vakfı gibi kurumlarla birlikte halk da bu projenin doğrudan bir parçası olacak.

Bu proje 1 yıl sürecek. Ancak bizim nihai hedefimiz, projenin sonunda Eskişehir halkının bu konuda yalnızca konuşan değil, doğrudan eyleme geçen bir topluluk haline gelmesi. Şunu çok iyi biliyoruz: "Benim bireysel farkındalığım bir şey değiştirmez." düşüncesi artık geçerliliğini yitirdi. Çünkü hepimiz küçük adımlar atarsak, büyük bir dönüşümün parçası olabiliriz. Bu proje sayesinde her Eskişehirli şunu söyleyebilmeli. Evet, küçük değişiklikler yapıyorum ama çok daha büyük bir dönüşümün parçasıyım. Hayatımdaki küçük değişikliklerle Eskişehir için daha güzel bir gelecek yaratıyorum.

Eğer bunu başarabilirsek, bu proje gerçekten başarıya ulaşmış demektir. Ancak Eskişehir Büyükşehir Belediyesi bu projeyi sadece bir yıllık bir girişim olarak görmüyor. Halkın katılımını, bilinçlendirme çalışmalarını ve uyum-adaptasyon faaliyetlerini uzun vadede sürdürecek. Eskiden iklim değişikliği denilince hep buzullar, kutup ayıları ve bizden çok uzak coğrafyaların sorunları akla gelirdi. Ancak artık biliyoruz ki bu bizim de meselemiz.

Kuraklık yaşıyoruz. Aşırı hava olaylarından etkileniyoruz. Can ve mal kayıpları yaşıyoruz. İşte bu noktada sivil katılımın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Eğer bir yurttaşın çevre sorunlarına duyarlılığı, Sivil toplum kuruluşlarının sahadaki deneyimi, Yerel yönetim çalışanlarının teknik bilgisi, Basının bilinçlendirme ve motive etme gücü bir araya getirilirse, çok büyük değişiklikler yaratabiliriz. Bu projeyle tam olarak bu sinerjiyi oluşturmayı hedefliyoruz.

Eskişehir’i iklim değişikliğiyle mücadelede Türkiye’de değil, dünyada da örnek bir kent haline getirmek istiyoruz. Eskişehir’in bu konuda benzer kentlere göre çok daha bilinçli bir halk yapısına sahip olması da büyük bir avantaj. Hep küçük değişikliklerden bahsettik. Ama biliyoruz ki bu küçük değişiklikler, büyük bir dönüşümün başlangıcı olacak.
Eğer bu proje sonucunda bir mahalle sakini yağmur suyunu doğru yönlendirmeyi öğrenmişse, bir esnaf enerji verimliliği konusunda adımlar atmışsa, bir öğrenci sürdürülebilir yaşam alışkanlıklarını benimsemişse, işte o zaman Eskişehir gerçekten dönüşecek.

Bu projenin hayata geçmesini sağlayan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ediyorum. Proje önerisi onlardan geldi ve çok kısa sürede hazırlanıp hayata geçirildi. Tepebaşı ve Odunpazarı Belediyelerine katkılarından dolayı teşekkür ederim. Bu kaynağın bize ulaşmasını sağlayan İçişleri Bakanlığı ve Türkiye Belediyeler Birliği’ne teşekkür ederim. En büyük teşekkürüm burada bulunan basın emekçilerine, belediye temsilcilerine ve sivil toplum örgütlerine. Hep birlikte çok güzel işler başaracağımıza inanıyorum. Sivil toplumun gücünü, umarım tüm Türkiye’ye Eskişehir’den bir kez daha gösterebiliriz.”