Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yoksulluğu bitirdikleri iddiasına karşılık, “Bitirdim dediğim şeyi görmesi için Keçiören pazarına bir gelsin pazar dağılırken erken saatlerde. Adana'daki ırgat pazarına bir gitsin veya dün benim gittiğim Gaziantep'e gitsin fıstık üreticisini dinlesin. Tebdil-i kıyafet bir gezsin dolaşsın bakalım vatandaşın arasında. Saray’daki kadar bir eli yağda bir eli balda olan bir millet yok. Bir gün öncenin ekmeğini ucuza satın almak için kuyruğa girenler, pazarda dökülen ezilmiş meyveyi, sebzeyi yüzünü kapatarak toplayanlar var. Yolsuzluğu bitiremediğini, kurumsallaştığını itiraf edenlerin yoksulluğu bitirdiler mi bitiremediler mi milletimizin vicdanına havale ediyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara Bağlum Stadyumunda gerçekleştirilen Keçiören Belediyesi Taha Akgül Karakucak Güreşleri’ni takip etti. Özel, gazetecilerin soruları üzerine, “Yaz sıcaklarının ortasında, yağışlı bir Ankara gününde hep birlikteyiz. Keçiören Belediye Başkanımız Sevgili Mesut Özarslan ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş’ın ev sahipliğinde Karakucak Güreşleri var. Bunun önemi şudur, geçtiğimiz günlerde olimpiyatlarda hep birlikteydik ve olimpiyatlardan Taha'nın yüzümüzü güldüren başarısı ve az sayıda madalyayı saymazsak boynumuz bükük döndük ve o gün Mansur Başkanımızla kararlaştırdığımız üzere Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin, Sosyal Demokrat Belediyeler Eş Güdüm Konseyindeki ana gündem maddelerinden biri olimpik başarının arttırılabilmesi için Cumhuriyet Halk Partili belediyelere ne düşüyor, bunu konuşmaktı. O gün bir dizi karar alındı, bundan sonra göreceksiniz Türkiye'nin 9 altın, 8 altın aldığı olimpiyatlardan neredeyse 80 yıl sonra altınsız dönüyorsak bu başta Karakucak Güreşlerine yeterince önemin verilmemesindendir. Cumhuriyet Halk Partili Belediyeler, mindere sporcu yetiştiren Karakucak Güreşlerine yani yağsız güreşlere, yağlı güreşlere verdiğimiz kadar önem vermeye, burada sporcuların yetişmesine katkı sağlamaya çalışacak. Bunun en erken örneği Mesut Başkanın, Mansur Başkanın ev sahipliğinde buradayız ve yağlı güreşlere ev sahipliği yapan Edirne Belediye Başkanımız da Ankara’nın neredeyse tüm başkanlarıyla bize eşlik ediyorlar. Şimdi gelip sporcularımızı izleyeceğiz ve gelecekte olimpiyatta hak ettiğimiz altınları yeniden kazanabileceğimiz günler için güreşçilerimize destek olmaya başlıyoruz” dedi.
“İSTANBUL’UN BAĞRINA 261 HANÇER SAPLADI”
Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerinin anımsatılması üzerine, “Şimdi ortada söyleyebilecek bir şey var o da geçen gün ortaya çıkan Adnan Oktar’ın kaçak villası da değil onların döneminde yapılmış olan villasına verilen tadilat ruhsatının istismarı. Haberi alınır alınmaz mühürlendi zaten bunlar koca İstanbul'da kusur diye bize bunu bulup söylüyorsa gerçekten söyleyecek söz yok ama Cumhurbaşkanı'na en sevdiği işareti yapacağım. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda 4 gökdelen vardı İstanbul’da, bugün 265 gökdelen var. İstanbul’un bağrına 261 hançeri saplayan, oradaki tadilat için ruhsat alıp alelacele yanlış işler yapan, fark edildiğinde mühürlenen bir evi bize hesap olarak soramaz. O geldiğinde 4 gökdelene muhatap iken 265 gökdelen onun ya da onun partisinin belediye başkanlarının döneminde İstanbul’un silüetine, bağrına hançer gibi saplanmıştır. Bu konuda Türkiye’de kimseyi ayırmıyoruz. Kim en son konuşacak derseniz en son konuşacak kişi Recep Tayyip Erdoğan’dır” yanıtını verdi.
“ALPAY ÖZALAN MİLLİ UTANCIMIZA DÖNÜŞTÜ”
Özel, “Bir avuç FETÖ’cünün peşine koca partisini takmış birisi için yine olmadık bir eleştiri. Bir avuç olur olmaz tarikatların, cemaatlerin peşine koca devleti takmış, 15 Temmuz hain darbe girişimine yol açacakların yıllarca sırtını sıvazlamış, önünü açmış, yolunu temizlemiş, ne istedilerse vermiş birisi şimdi bizi birilerinin peşine takılmakta suçluyor. Ben Sayın Ahmet Şık’ın kendisiyle konuştuğumda, Meclis’teki konuşmamda da bütün değerlendirmelerimde de Şık’ın üslubunun Meclis’in yapısına, ruhuna uygun olmadığını söyledim hatta bu konuda beni eleştirenler de oldu. Ahmet Şık sözün sınırlarını, saygı sınırlarını aşmış olabilir ama bir yandan bir de dönsün baksın bakalım Alpay Özalan denilen organizma ne yapıyor? Kürsüye saldırıyor, kan akıtıyor, kadına karşı şiddet uygulanmasına önayak oluyor. Olayları başlatıyor ve Alpay Özalan’a hiçbir şey söylemeyip Ahmet Şık’a laf söylüyor. Ahmet Şık’ın sözü ağırdı, bazı kelimeleri Meclis’e yakışmadı ama Alpay Özalan Türkiye’ye yakışmıyor. Alpay Özalan’ı biz milli bir kahraman olarak görürdük, milli takımda oynarken milli gururumuzdu. Erdoğan'ın partisinde milli utancımıza dönüştü. Şimdi tuttu onu Meclis İdare Amiri yaptı. Buradan öz eleştiri yapması gereken birinin eleştiriye yeltenmesini tükenmişlik sendromuna bağlıyorum” ifadesini kullandı.
“YOLSUZLUĞUN DEVAM ETTİĞİNİ İTİRAF EDİYOR”
Özel, “Yolsuzluğun devam ettiğini itiraf ediyor 24 yılın sonunda çünkü o 3 Y’yi bitireceğim diye geldi yolsuzluğun devam ettiğini kabul ediyor bunu bir not edelim. Bitirdim dediğim şeyi görmesi için Keçiören pazarına bir gelsin pazar dağılırken erken saatlerde. Adana'daki ırgat pazarına bir gitsin veya dün benim gittiğim Gaziantep'e gitsin fıstık üreticisini dinlesin. Tebdil-i kıyafet bir gezsin dolaşsın bakalım vatandaşın arasında. Saray’daki kadar bir eli yağda bir eli balda olan bir millet yok. Bir gün öncenin ekmeğini ucuza satın almak için kuyruğa girenler, pazarda dökülen ezilmiş meyveyi, sebzeyi yüzünü kapatarak toplayanlar var. Yolsuzluğu bitiremediğini, kurumsallaştığını itiraf edenlerin yoksulluğu bitirdiler mi bitiremediler mi milleti bizim vicdanına havale ediyorum” ifadelerini kullandı.