Eskişehir Büyükşehir Belediyesi CHP Meclis Üyesi Nihat Çuhadar şu ifadeleri kullandı;
“Evvela bu yağmur yağmasıyla selin basmasıyla ilgili kamuoyunda bir algı yaratmaya başladılar. Hatta şöyle bir olay meclisimize de, Odunpazarı meclisinde de, bu altyapıyla ilgili sel baskını şehirde rahmetli Selam Vardar'ın döneminden itibaren altyapıyla ilgili herhangi bir çalışma yapılmadı diye bir algı yaratmaya çalıştılar. Oysa yaptığımız değerlendirmede kentimizin %99,9'unda altyapı tamamlanmış bir vaziyettedir. %1'lik bir kısmı da belirli riskler nedeniyle bırakılmıştır. Biliyorsunuz, altyapısı olmayan bir yere zaten inşaat ruhsatı verilmiyor.
Toplu Konut İdaresi'nin yapmış olduğu, yani kendi kapısına göre yaptığı yerlerdeki kanalizasyonları da esasında danışmadan yaptığı için birçok problem olmasına rağmen, biz oradaki hataları düzelterek bizim kanalizasyonlarımıza bunları bağlıyoruz. Altyapının gitmediği, yani konut olarak kullanılan öyle bir yerimiz yok. Sel basmasıyla ilgili de ayrıca, kentsel gelişim projesi kapsamında 2002 yılından itibaren SGADA sistemiyle kurulmuş, kentin altyapı ana arterleri değiştirilmiştir. Atık su arıtma tesislerinin kapasitesi arttırılmıştır. Ayrıca meteorolojik yağış ortalamalarına göre yapılan yağmur suyu hatlarının kapasiteleri, iklim krizi nedeniyle meydana gelen normal miktarın dışındaki yağışları kaldırmaz. Çünkü yağmur suyu hatları ortalama yağışlara göre hesaplanarak yapılmaktadır.
Ayrıca Sayıştay Başkanlığı'nın 2020 ve 2022 yıllarındaki taşkın risk yönetimi konulu raporunda, su kanal idarelerine bununla ilgili bir görevin olduğu belirtilmemiştir. Aynı raporun "Taşkın Yönetimi Organizasyon Yapısı" başlığı altında, ulusal düzeyde taşkın yönetiminden sorumlu kurumun Tarım ve Orman Bakanlığı olduğu belirtilmiştir. Bakanlık bu faaliyetlerini Su Yönetimi Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğü aracılığıyla yürütmektedir. Yani, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin bu konuyla herhangi bir yetki ve görevi bulunmamaktadır.
Şunu söylemek istiyoruz: Biz su kanallarını, kanalizasyonları yaparken iklime göre oraları ayarlıyoruz. Kapasiteyi ona göre belirliyoruz. Ancak yağmurun doğal afet şeklinde gelmesine, doğal olarak kanallarımız da yetmiyor. Dediğim gibi, bu doğal bir afettir. Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde de bu sel baskınları, su baskınları olmaktadır.”