MHP Eskişehir İl Başkanı İsmail Candemir şu ifadeleri kullandı;
“Sarıcakaya'da planlanan altın-gümüş madeni çalışmalarına konusunda uzmanlarının, bu konuyu bilimsel bir çerçevede tartışması gerekiyor. Mevcut durumda maden çıkarılmasının mı yoksa mevcut kalmalı mı bakılmalı. Eskişehir ve ülke ekonomisi açısından daha faydalı olacağı konusunda tartışmalar yapılmalı. Gerçekten, oradaki vatandaşlar ve çevreci arkadaşlar maden konusunda yeterli bilgilendirmeyi yapmalılar ve bilimsel olarak tartışmalıyız.
Türkiye'de altın ihracatı üst seviyede, ancak ithalatımız da çok fazla. Farklı ülkelerden altın ithal ediyor ve sonra yeniden ihraç ediyoruz. Bu konuda uzmanların ne dediğine kulak vermek lazım. Siyaseti bu işin malzemesi yapmanın ötesine geçmemiz gerekiyor. Hepimiz bu toprakları kullanıyoruz ve ticaret açığını azaltmak için yer altı kaynaklarını doğru şekilde değerlendirmeliyiz. Ancak doğaya zarar vermeden artı ve eksileri hesaplayarak hareket etmeliyiz. Biz, maden çıkarılsın ya da çıkarılmasın noktasında değiliz. Doğru olan neyse, Türkiye'nin yararına hangi karar alınması gerekiyorsa o alınmalı. Siyasi bir bakış açısıyla değil, bilimsel ve gerçekçi bir yaklaşımla yaklaşmalıyız.
Eskişehir'in farklı bir yapıya sahip olduğunu biliyoruz. Anadolu Üniversitesi, yetiştirdiği kaliteli insanlarla Eskişehir’i farklı bir noktaya taşıdı. Osmangazi Üniversitesi ve yeni kurulan enstitüler de şehre katkı sağladı. Eskişehir hem öğrenci kenti hem de sanayi kenti olmalı. Raylı sistemlerde ve havacılık sanayisinde önemli bir altyapıya sahibiz. Emek yoğun sanayiden ziyade, katma değeri yüksek teknolojik ürünlerin üretildiği bir sanayiye sahip olmalıyız. Dünyanın gidişatı bu yönde ve Eskişehir bu potansiyele sahip. Ulaşım ve lojistik açısından da önemli bir konumdayız. Ancak eğitim politikalarında yaşadığımız sıkıntılar var. Ara eleman sıkıntısı çekiyoruz. Çok sayıda üniversite açmak yerine nitelikli üniversiteler açarak nitelikli öğrenciler yetiştirmeliyiz. Üçüncü üniversite kurulduktan sonra beklentimiz, Anadolu Üniversitesi’nin sosyal bilimler, Osmangazi Üniversitesi’nin sağlık bilimleri, teknik üniversitenin de teknik bilimler alanında uzmanlaşmasıydı. Eskişehir’deki üniversiteleri tercih edilir hale getirmek için nitelikli eğitim vermek şart. Vakıf ve devlet üniversiteleri artarsa, gerekli imkanlar sağlanmazsa nitelikli eğitim veremez ve öğrenci bulamazsınız. Şubat ayında KYK yurtlarının tamamlanmasıyla 20 bin öğrencinin barınabileceği bir konuma geleceğiz. Öğrencilerin yaşamını kolaylaştıracak önlemler almak hem yerel yönetimlerin hem de merkezi hükümetin görevi.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak Türk milliyetçiliğini savunuyoruz. Milliyetçilik, vatan ve millet için her şeyden vazgeçmeyi ifade eder. Sayın Genel Başkanımızın açıklamaları bu çerçevede değerlendirilmelidir. Bu günlük politika malzemesi yapılacak bir konu değil. PKK terörüyle 40 yıldır mücadele ediyoruz, binlerce şehit verdik. Türkiye'nin teröre harcadığı bütçe 3 trilyon dolar civarında. Bu harcamalar kalkınmaya dönseydi, neyi paylaşamıyoruz? Sayın Genel Başkanımızın açıklamaları, kimlerin kimlerle iş tuttuğunu ve Kürt vatandaşlarımızı temsil ettiğini iddia eden partilerin kimlerin güdümünde olduğunu gösterdi. Artık herkes bu gerçeği daha net görüyor. Biz Genel Başkanımızın arkasındayız. Türkiye’de ayrım yok; Türk, Kürt, Laz, Çerkez hepimiz biriz.
Özgür Özel, Eskişehir’de yaptığı bir açıklamada, "İktidara geldiğimizde Türkiye’yi Eskişehir’i nasıl yönetiyorsak öyle yöneteceğiz," dedi. Türkiye’yi Allah korumuş. 25 yıldır CHP’nin Eskişehir’i nasıl yönettiğini yaşayarak biliyoruz. Trafik ve otopark sorununun zirve yaptığı, kentsel dönüşümün neredeyse hiç yapılmadığı bir şehirde yaşıyoruz. Bu konuda fazla söze gerek yok; Allah Türkiye’yi korumuş. Geçtiğimiz günlerde Ahmet Ataç da bir açılışta, "1999’da Eskişehir çok kötü durumdaydı, biz bu şehri yeniden yarattık" gibi cümleler kullandı. O yıllardan bu yana siyasetin içindeyim ve o dönemlerde de aktif olarak siyaset yapıyordum. 1999’dan bugüne yapılanlar ortada. Eskişehir’in imar durumu meydanda. Şehir küçük bir alana sıkıştığı için kiralar yükseldi. Arz-talep dengesi bozuldu. Kentsel dönüşüm deyince sadece TOKİ’nin bina yapması anlaşılmamalı. Mevcut yerleşim yerlerinde altyapı uygunsa kat artırımıyla yerinde dönüşüm yapılabilir. CHP’li belediyeler yıllardır buna direndi. Yeşiltepe’de yıllardır yaşanan sorunlar, yeni yeni çözülmeye başlandı. Konut fiyatlarının artmasının temel nedeni de budur. 25 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi bu şehri yönetiyor. 1999 depreminden bu yana depreme hazırlık için ne yaptılar? Deprem master planı veya afet yolları var mı? Deprem anında toplanma bölgeleri var mı? Hiçbir şey yok. Dünün güneşiyle bugünün çamaşırını kurutamazsınız. Geçmişi geçmişte bırakmalı ve bu şehri daha güvenli hale getirmek için neler yapabileceğimize odaklanmalıyız. Merkezi hükümet, belediyeler, üniversiteler ve vatandaşlar el ele verip kentsel dönüşümü gerçekleştirmeli ve Eskişehir’i güvenli hale getirmeliyiz.”
