ESKİŞEHİR HABER

Mehmet Kılıç: "Eskişehir halkı buna izin vermeyecek"

Mehmet Kılıç, hükümetin ithalata dayalı tarım politikalarını eleştirerek, yerel üretimi desteklemenin önemini vurguladı. Tarım arazilerinin madenciliğe açılmasına tepki gösterdi.

Abone Ol

Odunpazarı Belediyesi CHP Meclis Üyesi Mehmet Kılıç:

“Bugün, tarım politikalarının ne denli stratejik ve hayati olduğunu bir kez daha vurgulamak için burada bulunmaktayız. Tarım, yalnızca ekonomimiz için değil, toplumumuzun gıda güvenliği açısından da temel bir alandır. Ne yazık ki, hükümetin yanlış politikaları ve yetersiz destekleri ülkemizin yerli üretim potansiyelini her geçen gün zayıflatmaktadır. Bugün ithalata dayalı bir tarım politikası izlenmektedir. Bu politikalar, çiftçimizin üretim gücünü kırmakta ve tarım sektörümüzü dışa bağımlı hale getirmektedir.

Oysa kendi topraklarımızda, yerel yönetimlerimizin desteğiyle üretmek; hem ekonomik bağımsızlığımızı sağlamak hem de sağlıklı nesiller yetiştirmenin anahtarıdır. Yerel üreticilerimize teşvik vermeyen, tarımda planlama yapmayan ve çiftçinin maliyetlerini azaltacak adımlar atmayan bir yönetim anlayışıyla karşı karşıyayız. Son 22 yılda yapılan yanlış politikalar yüzünden, çiftçinin bahçesindeki iki traktörden biri maalesef uçup gitmiştir. Sözde üreticisine destek olduğunu iddia eden hükümet, mısır üreticisine tabiri caizse tarlada hasat yaparken darbe vurmuştur. Mısır hasadının başladığı dönemde, ithalat gümrük vergisini 1 milyon tona kadar yüzde 5'e düşürerek, adeta “üretme” demiştir.

Çiftçiler, seslerini duyurmak ve dertlerini anlatmak için Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya başvurmuş, ancak verilen sözlerin yerine getirilmediği kısa sürede görülmüştür. Bugün tarım sektörümüzün, gayri safi yurt içi hasıladaki payı 2002’de yüzde 10,2 iken 2023’te yüzde 6,2'ye düşmüştür ve 2024’te bu oranın daha da azalması öngörülmektedir. İşin özü, sözde değil, özde tarım politikalarına ihtiyacımız vardır.

Diğer yandan, tarım sektöründe güçlü bir kooperatifleşme hareketi oluşturmak ve aile çiftçilerini ayakta tutmak büyük önem taşımaktadır. Ancak mevcut iktidar, bu yapıların oluşturulmasını desteklemek yerine, büyük tarım şirketlerine avantaj sağlamaktadır. Bu, kültürümüzün hak ettiği değere ulaşmasının önündeki en büyük engellerden biridir. Kooperatifleşme, yalnızca maliyetleri düşürmekle kalmaz; üreticiyi pazarda daha güçlü kılar, gelir dağılımını daha adil hale getirir ve yerel ekonomiyi canlandırır. Bugün Odunpazarı Belediyemizin kurmuş olduğu kooperatifler ve Büyükşehir Belediyemizin üretim hareketleri bunun en verimli örneklerindendir.

Bir diğer konu da, maalesef, tarım alanlarının madencilik faaliyetlerine açılmasıdır. Mevcut iktidarın tarıma yönelik gerçek bir geliştirme politikası olmadığının bir diğer göstergesi, tarım alanlarının maden sahalarına dönüştürülmesidir. Bugün, Alpu Ovası’na termik santral kurulma çalışmaları ve Mihalıççık ilçesinde yapılmak istenen bin altı yüz hektarlık altın madeni projeleri, bunun en somut örneklerindendir. Bu projeler, bölgedeki tüm canlı yaşamını tehdit etmektedir. Çiftçimizin ekmeği, tarım arazilerimiz, suyumuz, toprağımız ve yaşam alanlarımız madenciliğe feda edilmemelidir. Mevcut iktidarın asıl amacı, tarımı ve çiftçiyi geliştirmek değil, yeni rant kapıları açmaktır. Eskişehir halkı buna izin vermeyecek. Bizler de onlarla birlikte, şehrimizin güzelliklerine, ülkemize, suyumuza ve toprağımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz.”