Tes-İş Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Haluk Doğan’ın yaptığı açıklamada, ülkedeki ekonomik sorunlara ve işçilerin bu süreçte yaşadığı zorluklara dikkat çekildi.
Ekonomik Zorluklar ve Gelir Adaletsizliği
Haluk Doğan, konuşmasında hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik, güvencesiz çalıştırma ve kayıt dışı istihdam gibi sorunların toplumun büyük bir kısmının yaşam şartlarını ağırlaştırdığını ifade etti. Doğan, “Mutlu bir azınlık dışında halkımız geçim sıkıntısıyla mücadele etmektedir” diyerek, işçilerin ve yoksulların dayanacak gücünün kalmadığını vurguladı.
Büyükşehirlerde ev kiralarının ortalama 15 bin liranın üzerine çıktığını belirten Doğan, insanların yüksek kiralar nedeniyle sağlıksız ortamlarda yaşamak zorunda kaldığını dile getirdi. Ayrıca, market ve pazardaki temel tüketim ürünlerine her gün gelen zamlarla halkın alım gücünün giderek düştüğünü söyledi. Elektrik ve doğalgaza yapılan yüksek zamların ardından, yaklaşan okul dönemi ile birlikte ailelerin eğitim masraflarını karşılayamaz hale geldiğine dikkat çekti.
Enflasyon ve Gelir Dağılımındaki Uçurum
Doğan, açıklanan enflasyon oranlarının kabul edilemez olduğunu belirterek, gerçek enflasyon ile açıklanan oranlar arasında büyük bir uçurum bulunduğunu ifade etti. “İşçilerin milli gelirden aldığı pay azalırken, işverenlerin payı her geçen gün artmaktadır. Türkiye, gelir dağılımı eşitsizliğinde Avrupa’da birinci, dünyada 28. sıradadır” diyerek, bu eşitsizliğin daha da derinleşeceği konusunda uyardı.
Enflasyonun yükselmesinde sorumluluğu olmayan işçilerin, enflasyonu düşürmek için fedakârlık yapmasının beklenmemesi gerektiğini belirten Doğan, Tasarruf Tedbirleri Genelgesi ile çalışanların servis ve diğer haklarının kaldırılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Bu hakların toplu iş sözleşmesi ile elde edilmiş kazanımlar olduğunu, genelge ile ortadan kaldırılmasının ise anayasa ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu ifade etti.
Vergi sistemindeki adaletsizliğin gelir dağılımı üzerindeki olumsuz etkilerine değinen Doğan, vergi sisteminde acil düzenlemeler yapılması gerektiğini belirtti. “Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmalıdır” diyen Doğan, gelir vergisi tarife basamaklarının güncellenmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, işçilerin hem doğrudan hem de dolaylı vergiler yoluyla ağır bir yük altında olduğunu vurguladı. İşçilerin sosyal haklarından vergi kesilmemesi gerektiğini de ekledi.
Kıdem Tazminatı ve Emeklilik Hakları
Kıdem tazminatı tavanının brüt asgari ücretin 7,5 katı olması gerektiğini belirten Doğan, kıdem tazminatının işçiler için önemli bir güvence olduğunu ve bu hakkın korunması gerektiğini söyledi. Emekli aylıkları hesaplama sisteminin de işçiler aleyhine işlediğini belirten Doğan, bu durumun işçileri erken emekliliğe zorladığını ifade etti. Ayrıca, aynı işyerinde çalışan işçilerin farklı dönemlerde emekli olmaları durumunda farklı emekli maaşları aldıklarına dikkat çekti.
Türk-İş’in Mücadelesi Devam Edecek
Son olarak, Doğan, Türk-İş olarak işçilerin ve emeklilerin insana yakışır koşullarda bir hayat sürdürebilmesi için mücadeleye devam edeceklerini vurguladı. “Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik, kayıtdışı istihdam ve güvencesiz çalıştırma sorunları altında ezilmeyeceğiz. Bozulan ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz” diyen Doğan, örgütlenmenin önündeki engelleri tek tek aşacaklarını belirtti.
Türk-İş, bu kapsamda 696 sayılı KHK ile kadroya giren işçilerin haklarını aramaya, KİT’lerde ve kamuda taşeron işçiliğin sona erdirilmesi için mücadeleye devam edeceklerini duyurdu. “Yaşasın TÜRK-İŞ! Yaşasın ekmek, barış ve özgürlük mücadelemiz!” sözleriyle konuşmasını sonlandıran Doğan, işçilerin taleplerinin en güçlü şekilde dile getirileceğini ifade etti.
