Odunpazarı Belediyesi CHP Meclis Üyesi Uğur Yıldız şu ifadeleri kullandı;
“Kardeşliğin, dayanışmanın, paylaşmanın ve yardımlaşmanın bağlarını güçlendirdiği Ramazan ayının, ülkemize bereket, huzur ve özgürlük getirmesini diliyor; tüm hemşehrilerimizin Ramazan ayını kutluyorum.
Ramazan ayı, aynı zamanda herkesin kendi dünyasında muhasebesini yapması, milletin içinde bulunduğu durumu, yaşadığı yoksulluğu, sıkıntıları ve çaresizlikleri anlaması ve bunlara çözüm bulması için bir fırsattır.
Ramazan ayının gelişiyle beraber en çok merak edilen konulardan biri de fitre miktarının ne olacağıdır.
Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı, kendi sayfasında fitrenin amacını şöyle açıklamaktadır:
"Bir fakirin, içinde yaşadığı toplumun hayat standartlarına göre bir günlük yiyeceğinin karşılanması suretiyle onun bayram sevincine iştirak etmesine katkıda bulunmak."
Bu, dinî bir emir olarak belirlenmiştir. Fitre, bir fakire verilebileceği gibi birkaç fakire de verilebilir. Ancak bu yıl, fitrenin asgari ücretle çalışanlara ve emeklilere de verilebileceği açıklanmıştır.
Bu noktada, iktidara gelmeden önce "çay-simit" hesabı yapanlar, bir kişinin bir öğünde 90 liraya, bir günde 270 liraya, 4 kişilik bir ailenin günlük 1080 liraya ve aylık 32.400 liraya ancak karnını doyurabileceğini hesaba katmalıdır.
Emekliye 14 bin lira, memura 22 bin lira maaşı reva görenlerin, halkın insanca ve eşit koşullarda yaşaması için bu hesabı bir an önce yeniden yapması gerekmektedir.
Şayet bu hesap en kısa zamanda yeniden yapılmazsa ve halkımız açlık sınırının altında yaşamaya devam edecekse, hiç olmazsa TÜİK’in enflasyon hesaplamasını yapanlar 37 liraya nerede dürüm yediklerini, market alışverişini hangi fiyattan yaptıklarını, 6 bin liraya nerede kira ödediklerini halkımızla paylaşmalıdır.
Uygulanan ekonomik politikalar neticesinde millet olarak hızla yoksullaştık. Refah seviyemizde ve yaşam kalitemizde çok belirgin düşüşler yaşadık.
Kalkınmadan payını alan kesimler bir yana, açlık sınırının altında yaşam mücadelesi verenler bir yana itildi. Gelinen noktada, TÜİK'in verilerine göre bile nüfusun büyük çoğunluğu açlıkla mücadele eder hale geldi.
Bu durumu tersini iddia edenler, kendi geçim hesaplarını da kamuoyuna açıklamak zorundadır.
Bir zamanlar "Dolar 3 lirayı geçerse…" diyerek büyük iddialarda bulunanlar,
"Dolar 3,5 lirayken satın, yoksa zarar edersiniz" diyenler,
Yetkiyi aldıktan sonra dolar kurundaki 8 kat artışa engel olamayanlar,
"Dolar 10 lirayı geçmeyecek" deyip mahkemeye başvuran, ancak duruşma günü doların 19 lira olması nedeniyle davayı geri çekmek zorunda kalanlar,
Bugün hâlâ ülkemizi yönetmektedir.
Mevcut yönetim, kişisel arzularıyla devlet işlerini birbirine karıştırmış, milleti bir maceranın içine sürüklemiştir. Uyguladığı yanlış ekonomik politikalar nedeniyle bakan değişikliği yapmak zorunda kalmış; yeni bakan ise enflasyonu %38’den devralıp %75’lere çıkarmıştır.
Adaletin, hukukun ve temel hakların uygulanmamasından dolayı ekonomik alanda herhangi bir başarı sağlanamamıştır.
Bunların sonucunda, geçim derdi büyümüş, iftar sofrasını nasıl kuracağını düşünen halkımız Ramazan ayına moralsiz ve sıkıntılar içinde girmiştir.
Atatürk ilkelerinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş temellerinin dayanağı millettir.
Millet, her şeyin başlangıcı ve temelidir.
Milletin bir arada, eşit yaşamasını sağlamak; kaynaklarını adil şekilde yönetmek; haklarını korumak ve herkesin insanca yaşayabileceği koşulları oluşturmak devletin en temel görevidir.
Ve bu, ülkeyi yönetenlerin sorumluluğunda ve yükümlülüğündedir.
Millete duyulan vefa, huzurun, egemenliğin ve bağımsızlığın her şeyden üstün olduğu gerçeğini unutturmamalıdır.
Bu düşüncelerle bir kez daha Ramazan ayınızı kutluyor; tutulan oruçların ve yapılan ibadetlerin kabul olmasını diliyor, hepinize teşekkür ediyorum.”