ESKİŞEHİR HABER

Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği: "Siyanürle altın üretimi yasaklanmalıdır"

Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği: "Yeraltı zenginliklerimizin yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekilmesinin önüne geçilmelidir."

Abone Ol

Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı M. Sadık Yurtman şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye Çevre Platformu (TÜRÇEP), küresel, ulusal, bölgesel ve yerel çevre sorunlarına karşı, ekolojik dengenin korunması temelinde mücadele eden bir sivil toplum platformudur.

TÜRÇEP, kuruluşundan bugüne, doğanın, doğal ve kültürel değerlerin talanına ve doğanın yok edilmesine dönüşen saldırılara karşı amacı doğrultusunda çalışmalar yapmaktadır.

Toplantıya; Eskişehir, Antalya, Kocaeli, Sakarya, İstanbul (Silivri), Denizli, Van, Konya, Çanakkale, Zonguldak, Kayseri ve Niğde illerinden çevre koruma örgütlerinin temsilcileri ile Ata Tohum Takas Derneği ve Türkiye Ormancılar Derneği yöneticileri katılmıştır.

Katılımcılar, bölgelerindeki çevre sorunlarıyla ilgili paylaşımlar yaparak mücadeleleri hakkında bilgilendirmelerde bulunmuşlardır.

Sonuç olarak, aşağıdaki konuların kamuoyunun bilgisine sunulmasına karar verilmiştir:

Havamıza, toprağımıza, suyumuza ve ormanımıza sahip çıkmalıyız.

Siyanürle altın üretimi yasaklanmalıdır.

Cengiz Holding’in Eskişehir’de yapmak istediği altın madenciliği engellenmelidir.

Sarıcakaya Bilal Habeşi Altın-Gümüş Madeni Projesi için ÇED süreci başlatılmalıdır.

5553 sayılı Tohumculuk Yasası’ndaki atalık tohumlarla ilgili yasaklar kaldırılmalıdır.

Su isteği fazla olan bitkilerin, su kıtlığı çeken bölgelere ekilmesi ve bu konuda verilen teşvikler engellenmelidir.

Yasaklanan pestisitlerin stoklarının bitmesi beklenmeden toplatılarak imha edilmesi gerekmektedir.

Atalık tohumlarla yapılan ekimlere de hibrit tohumlarda olduğu gibi teşvik verilmelidir.

İç Anadolu ve Konya Kapalı Havzası’ndaki çölleşmenin önüne geçilmesi, ülkemiz için hayati önemdedir.

Obruk oluşumunun önüne geçilmelidir.

Yeraltı zenginliklerimizin yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekilmesinin önüne geçilmelidir.

Güneş Enerji Santralları (GES) ve Rüzgar Enerji Santralları (RES), tarım arazilerine yapılmamalıdır.

Hidroelektrik Santralların (HES) her yerde kurulmasının önüne geçilmelidir.

Jeotermal Enerji Santralları (JES), çevre sorunlarına neden olmamalıdır.

Kömürlü termik santralleri zamanla terk etmeliyiz.

Nükleer enerjiden derhal vazgeçilmelidir.

Ormanların rant uğruna kesilmesinin önüne geçilmelidir.

Tüm bunları hayata geçirirken, Türkiye’deki çevre örgütleri, ağlar ve platformlarla birlikte hareket etmenin yaşamsal önem taşıdığını vurguluyoruz. Anadolu coğrafyasında aynı alanda mücadelelerini sürdüren tüm çevre ve ekoloji kuruluşlarını, oluşum ve platformları birlikte düşünmeye, birlikte mücadele etmeye, geleceğimizi ortak akılla kurgulayıp toplumsal olarak kazanmak için aklımızı, yüreklerimizi, deneyim ve birikimlerimizi buluşturmaya davet ediyoruz.

Türkiye Çevre Platformu (TÜRÇEP) ve Eskişehir Çevre Derneği (ESÇEVDER) olarak, bu çağrıyı tüm kamuoyuna duyuruyoruz.”