Eskişehir Bilecik Tabip Odası Başkanı Nazan Aksaray şu ifadeleri kullandı;

"Bugün, yaşatmaya yemin etmiş bir meslek grubu olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki tüm milletvekillerimizin akıl ve vicdanına seslenmek ve geri dönüşü olmayan hayvan katliamları ile altından kalkılamayacak, çok büyük sorunlar doğuracak, sokak hayvanlarının ölüm fermanı olan kanun teklifinin derhal geri çekilmesini talep etmek için buradayız.

Sokak hayvanlarının toplatılması ve katledilmesi demek olan bu kanun taslağını kabul etmiyoruz. Bu kanunu bir halk sağlığı önlemi olarak sunulmasını reddediyoruz.

Halen yürürlükte olan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'na göre; sokaklar, hayvanların doğal yaşam alanıdır. İnsanlığın kendini efendi olarak gördüğü bu kapitalist düzende hoyratça harcanan, yok edilen tüm doğal varlıklarımız gibi yüzyıllardır birlikte yaşadığımız, mahalle sakinlerimiz can dostlarımızın da yaşam alanları giderek yok edildi, çeperlere sürgün edildiler ve maalesef gelinen noktada katledilmelerinden bahsedilir oldu.

Aslında ne oldu? Hayvanları Koruma Kanunu’nda artık herkesin gayet iyi bildiği görevleri açık olarak yazılan kurumlar, görevlerinin gereklerini yerine getirmediler. Kendi suçlarını kabul edilemez yeni düzenleme ile sokak hayvanlarına atmaya ve onları cezalandırmaya çalışıyorlar. Başarısızlıklarını böylece maskelemeye çalışıyorlar, ancak bizler buna izin vermeyeceğiz.

Tüm yetkililere hep birlikte soralım:

Hayvanları Koruma Kanunu’nu neden uygulamadınız? Görevlerinizi neden yerine getirmediniz?

Sokak hayvanları için üretimin durdurulması, ticaretin yasaklanması, kısırlaştırma, aşılama, yerine bırakma ve gözetim gibi bilimsel, adil ve akılcı çözümler bulunmaktadır. Bilimsel çalışmalar kısırlaştırmanın en etkili yöntem olduğunu göstermektedir. Merkezi ve yerel yönetimlerin bunları gerçekleştirecek insan gücü, araç, gereç, donanım ve finansman kaynağı bulunmaktadır.

Bizler meslek örgütü olarak akıl ve bilimin ışığında her canlının yaşam hakkını koruyacak her türlü çözümün parçası olacağımızı buradan kamuoyu ile paylaşıyoruz. Kendi çıkarlarımızı hayvanların haklarından ve özgürlüğünden önde görerek yaşamı savunmak mümkün değildir. Tüm canlıların ortak ve bir arada yaşayabilmesinin mümkün olduğunu biliyoruz. Yaşamı ve yaşatmayı savunmaya devam edeceğiz.

Bu ölüm kalım kararı öncesinde; Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki tüm milletvekillerimize bir kez daha sesleniyoruz!

Akıl ve bilimin gösterdiği yolu seçin,  geri dönüşü olmayan hayvan katliamları ile altından kalkılamayacak, çok büyük sorunlar doğuracak bu ölüm fermanı kanun teklifinin geri çekilmesini sağlayın!"