Eskişehir Bilecik Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr Bülent Karalar şu ifadeleri kullandı;
“Sağlık çalışanları 30 haftadır vergide adalet istiyor
Milletvekillerine sesleniyoruz: Sağlık çalışanlarının aylardır dile getirdiği vergide adalet talebi için destek bekliyoruz
Bugün 2 Ekim 2024 Çarşamba. Biz sağlık çalışanları, 30 haftadır vergide adalet istemeye devam ediyoruz.
TBMM’nin yeni yasama dönemine başlamasıyla birlikte, milletvekillerinden gelirde ve vergide adalet için çaba göstermesini ve yasal düzenlemeler yaparak çalışanların vergi oranlarının düşürülmesini bekliyoruz.
Yoksulluk giderilmeden toplum sağlıklı olmaz. Yoksulluğa karşı mücadele mesleki sorumluluğumuzdur.
Sağlığın temel koşulu beslenme, barınma, çevre gibi hakların yanı sıra ruhsal ve sosyal ihtiyaçların karşılanması, hastalıkların iyileştirilmesi ve sağlıklı bir yaşam sürebilmektir. Bunların ise çoğunluğa reva görülen derin yoksulluk altında karşılanmasının mümkün olmadığını aylardır söylüyoruz. Vergideki ve gelirdeki adaletsizlik ise derin yoksulluğu körüklemektedir.
Şehir hastanelerini yapan şirketlere haksız adaletsiz ödemeler, yüksek faiz ve kamuda israf sürüyor; çalışanlar fakirleşiyor.
Sayıştay’ın 2023 yılına ait Sağlık Bakanlığı denetim raporunda; şehir hastanelerini yapan şirketlerin kira bedellerinin dövize çevrildiğini, şirketlere tamamlamadığı inşaat alanları ya da sunmadığı hizmetlere rağmen kira ve hizmet bedelleri ödendiğini öğreniyoruz. Sayıştay’ın 27 maddede belirttiği usulsüzlüklere, halktan toplanan vergilerle şehir hastanelerini yapan şirketlere usulsüz ödenen paralara, KDV muafiyetlerine ve verilen imtiyazlara, elektrik ve doğalgaz ödemlerine, yemek masraflarına itiraz ediyoruz.
Sermaye sahiplerinden, muafiyet, teşvik, af adı altında yapılan düzenlemelerle kazancı oranında vergi alınmamasına, çalışanlardan doğrudan veya dolaylı vergilerle elde edilen gelirlerin yurtdışı ve yurtiçi rantiye kesimine yüksek faiz verilerek veya kamuda israf edilerek harcanmasına itiraz ediyoruz.
Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre; çalışanların temel ihtiyaçlarını karşılamak için bankalardaki kredili mevduat hesaplarından çektikleri nakit para son bir yılda %142,3 artarak 130 milyar TL’den 315 milyar TL’ye ulaştı. Borçlarını ödeyemedikleri için bankaların takibine düşen kredili mevduat hesabı borcu, %175 oranında artarak 2,8 milyar TL’den 7,7 milyar TL’ye çıktı.
Her geçen gün azalan gelirine karşılık yüksek vergiler ödeyen halk, artan pahalılık ve derinleşen yoksulluk karşısında çareler bulmakta zorlanıyor.
Çalışanın gelirini azaltıp vergisini artıran Orta Vadeli Program geri çekilsin!
Vergi uzmanı Ozan Bingöl’ün Orta Vadeli Program verilerinden yaptığı hesaplamaya göre; hükümetin döviz kuru öngörüleriyle 2027 yılında vatandaşın ödeyeceği vergilerin, gelirinden daha çok artacak olması endişelerimizi de, mücadelemizi de haklı kılıyor.
İlgili bakanlarının yaptığı açıklamalara göre; TBMM’nin açılmasıyla birlikte yeni vergi paketleri gündeme gelecek, çalışanların yoksulluğu daha da artacak.
TBMM’de bulunan 15 partinin 593 milletvekiline sesleniyoruz: Bu duruma seyirci kalmayın! Halkın dayanacak hali kalmadı. Bu yoksulluğun toplumumuzda yaratacağı sağlıksızlıktan hepimiz sorumluyuz. Çabalarınızı ve desteğinizi bekliyoruz.
Talebimizi 30. haftada yineliyoruz: %35 vergi kesintisini kabul etmiyoruz. Adaletsiz vergi uygulamasına karşı her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla %15 vergi kesintisi talebimizi yineliyoruz.
Aile hekimliği çalışanları ve tüm sağlık çalışanları olarak 30 haftadır sürdürdüğümüz “Vergide Adalet İstiyoruz” eylemlerimizi, her çarşamba olduğu gibi, taleplerimiz karşılanana dek sürdüreceğiz. Toplumun sağlık hakkı ve sağlık çalışanlarının hakları için mücadelemiz devam edecek. Bu mücadeleye destek çağrımızı toplumun her kesimine yapıyoruz.”