ESKİŞEHİR HABER

Eskişehir ayakta; Binlerce ağaç kesilmesin, meşhur vadimiz yok olmasın

Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, Alpagut-Atalan Altın Gümüş Madeni projesine karşı ses yükseltti. 9 Nisan’da Ankara’ya çağrı yapıldı: “Sakarya Vadisi yok olmasın.”

Abone Ol

Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu adına konuşan Filiz Fatma Özkoç şu ifadeleri kullandı;

“Bugün sizlerle bir aradayız çünkü ülkemizin en verimli topraklarına ev sahipliği yapan Eskişehirimiz büyük bir tehdit altında… Bildiğiniz üzere Sarıcakaya’da, Sivrihisar’da Mihalgazi’de ve Tepebaşı’nda yapılması planlanan birçok vahşi madencilik projesi bulunuyor. Bizler; toprağımızı, suyumuzu, ormanlarımızı korumak için uzun süredir mücadele ediyoruz. Davalar açıyoruz, halkı bilgilendirmek üzere toplantılar düzenliyoruz, basın açıklamaları gerçekleştiriyoruz… Amacımız, yaşamı ve doğayı korumak. Mücadelemize kararlı bir şekilde başladık ve siz değerli Eskişehirlilerin katkısı ile her geçen gün sayımızı artırarak kararlılıkla ilerliyoruz.

Bugün burada, Tepebaşı ve Mihalgazi ilçe sınırları içerisinde yapılması planlanan ve başta Eskişehir olmak üzere Sakarya Havzasını olumsuz etkileyecek Alpagut-Atalan Altın Gümüş Madeni projesinin durdurulması gerektiğini kamuoyuna ve Bakanlık yetkililerine bir kez daha duyurmak üzere buluştuk. Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş.’nin, Tepebaşı ve Mihalgazi ilçelerinde yapmak istediği Alpagut-Atalan Altın Gümüş Madeni projesinin Çevresel Etki Değerlendirme süreci devam ediyor. Biliyorsunuz, 15 Ağustos’ta projenin Halkın Katılımı Toplantısı gerçekleştirildi. Fakat toplantının tutanakları hâlâ bizlerle paylaşılmadı. Birçok sivil toplum kuruluşu, meslek odası, alanında uzman kişiler ve yurttaşlar o toplantıdaydı ve bu projenin ÇED sürecinin durdurulması gerektiğini ifade ettiler. Fakat toplantı sırasında mikrofonlarımızın sesi kısıldı, toplantı adil olmayan bir şekilde yönetildi. Bizler hâlâ toplantının tutanaklarını bilmiyoruz. Bu tutanaklar nerede, bizim ifade ettiğimiz hususlar hangi şekilde kayıt altına alındı bilmiyoruz. Tüm bu sebepler ve dahası göstermektedir ki aslında Halkın Katılımı Toplantısı usule aykırı olarak yürütülmüş ve bir gerçekleştirilmemiştir. Fakat buna rağmen, Bakanlık tarafından ÇED süreci devam ettirildi ve 9 Nisan, Çarşamba günü, saat 14.00’te Ankara’da Çevre Bakanlığı’nda İnceleme Değerlendirme Komisyonu Toplantısı düzenlenecek.

Bizler, Eskişehir’in ve Sakarya Havzası’nın geri dönüşü imkânsız şekilde zarar görmesini istemiyoruz. Yerin üstü altından daha kıymetlidir. 9 Nisan günü Ankara’da olacağız. Çünkü eğer bu proje hayata geçerse yüzlerce hektarlık orman varlığımız yok edilecek. Yüz binden fazla ağaç kesilecek. Bölgedeki doğal yaşam olumsuz etkilenecek. Endemik türlerimizin yaşam alanları yok edilecek. Tarım açısından çok önemli değere sahip topraklarımız; teremiz, rokamız, yeşilliğimiz ve daha birçok sebzemizin ve meyvemizin üretimi olumsuz etkilenecek. Topraklarımız siyanürle, birçok ağır metal ile kirlenecek. İnsanlarımız kanser dahil, pek çok hastalıkla karşı karşıya kalacaklar. Madencilik faaliyeti için kullanılacak su Sakarya Nehrimizi ve yeraltı suyumuzu olumsuz etkileyecek. Biliyor musunuz sırf bu proje için her yıl yaklaşık 9,4 milyon metreküp su tüketilecek. İklim krizini, su krizini, gıda krizini ve daha birçok krizi bir arada yaşadığımız bir dönemdeyiz. Su varlıklarımızı hem tüketecek hem kirletecek bir projede kamu yararı olamaz. Bölgeyi yok edecek bu projenin yapılmasına izin vermeyeceğiz. Çok kez söyledik bir kez daha söyleyelim. Yapılması planlanan bu proje bir ölüm projesidir, doğayı yok ediş projesidir. Projenin ne kadar büyük olduğunu sizlere anlatmak için bir hesap yaptık. Bakın; Emek, Büyükdere, Gökmeydan, Vişnelik, Akarbaşı, Kırmızıtoprak, Erenköy, Yıldıztepe ve Yenikent Mahallelerinin toplam yüzölçümü 17,9 km². Maden projesinin ruhsat alanı 18,4 km² yani yapılması planlanan maden, yukarıda saydığımız 9 mahalleden daha büyük alana sahip. Siyanürlü liç alanı 1,12 km², Gökmeydan Mahallesi kadar. 500 m, yani 160 katlı apartman derinliğindeki ocak alanı 1 km², yani Vişnelik Mahallesinden daha büyük bir alan. Ve maalesef bu onlar için alana sadece giriş kısmı, proje sahasında birçok IV. Grup maden ruhsatı var. Eğer bizler şimdi dur diyemezsek Sakarya Vadisi, ölüm vadisi olacak.

Biliyorsunuz, Sarıcakaya’da yapılması planlanan altın gümüş madeni projesini durdurduk. Sizlerin desteği ile durdurduk. Fakat bu sefer daha güçlü bir şekilde bir araya gelmemiz ve Eskişehirimizi bir avuç sermayedara feda etmeyeceğimizi göstermemiz gerekiyor. Eskişehir’in maden çöplüğü hâline gelmesine izin vermeyeceğiz, doğayı ve yaşamı savunmaya devam edeceğiz. Bugün tutacağımız nöbet, ne kadar kararlı olduğumuzu herkese gösterecektir. 9 Nisan tarihinde saat 13.00’te Ankara’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın önünde tüm halkımızla buluşmayı istiyoruz. Saat 09.00’da Atatürk Lisesi önünden otobüslerle Ankara’ya yola çıkıyoruz. Bütün Eskişehirlileri tek ses olmaya, Bakanlık önüne çağırıyoruz. Projeye yönelik ÇED sürecinin durdurulması gerektiğini bir kez daha yüksek sesle ifade ediyoruz. Sakarya Vadisi’nin yok olmasına izin vermeyeceğiz.”