Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan şu ifadeleri kullandı;
“Birkaç ağacın taşınması bahane edilerek başlatılan Gezi olaylarının Türkiye’ye doğrudan maliyeti 1,4 milyar dolardır. Özür dilemesi gerekenler faizlerin tarihimizin en düşük seviyesine indiği, IMF borcumuzun kapandığı bir dönemde ülkemize milyarlarca dolar fatura çıkartanlardır.
Türk ekonomisinin en parlak dönemini yaşadığı günlerde alevlendirilen bu olaylarla ülkemize karşı büyük bir komplo kurulmuştur.
Tarih bilen, ekonomi bilen, küresel siyaseti doğru okuyabilen herkes Gezi olaylarının, birilerinin iddia ettiği gibi gençlerin heyecanına verilemeyecek kadar çok katmanlı bir senaryonun parçası olduğunu anlayacaktır.
Milleti ve millî iradeyi hedef alan bir kalkışmayı meşru bir demokratik eylem olarak göremeyiz.
Türkiye’ye milyarlarca dolar faturası olan böyle bir kalkışma üzerinden kendilerince bir özür bahsi açanlara şunu söylemek isterim:
Evet, 11 sene sonra da olsa, çok geç de olsa bu hadiseyle ilgili samimi nedamet cümlelerine ihtiyaç vardır.
Gezi olayları sebebiyle çıkıp özür dilemesi gereken birileri varsa bunlar tabii ki demokrasiyi ve millî iradeyi savunanlar değildir.
Tam tersine bu hadisede asıl öz eleştiri vermesi gerekenler haftalarca sokakları ateşe, kaosa, gerilime, kargaşaya boğanlardır.
Çıkıp özür dilemesi gerekenler Atatürk Kültür Merkezi’nin duvarlarını hakaret pankartlarıyla kirletenlerdir.
Çıkıp özür dilemesi gerekenler polise saldıranlar, belediye otobüslerini ateşe verenler, esnafın camını çerçevesini indirenlerdir.
Biz siyasetçiyiz…
Milletin hakkını, hukukunu savunmak, saldırılar karşısında milletin iradesinin namusunu korumak bizim asli görevimizdir.
Hangi partiye oy verirse versin vatandaşlarımızı oy tercihlerinden dolayı suçlamaz, iradesini asla sorgulamayız.
Yarım asrı bulan siyasi hayatımız boyunca bunu yaptık. İnşallah bundan sonra da bu şekilde hareket etmeyi sürdüreceğiz.”