Cüneyt Arkın, gerçek adıyla Fahrettin Cüreklibatur, Türk sinemasının en önemli ve sevilen isimlerinden biridir. 7 Eylül 1937'de Eskişehir'in Odunpazarı ilçesinde doğmuştur. Eskişehir Atatürk Lisesi'nden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'nde eğitimine devam etmiş ve doktor olarak mezun olmuştur.

Sinema kariyerine başlaması oldukça ilginçtir. 1963 yılında Halit Refiğ’in yönetmenliğini yaptığı “Gurbet Kuşları” filminde figüran olarak yer aldıktan sonra sinemaya olan ilgisi artmış ve Refiğ’in teşvikiyle oyunculuğa yönelmiştir. Kısa sürede yakışıklılığı ve karizmasıyla dikkat çekmiş ve Türk sinemasının en popüler aktörlerinden biri haline gelmiştir.

1960'lar ve 1970'ler boyunca birçok farklı türde filmde rol almıştır. Ancak asıl ününü aksiyon filmleri ve tarihi epiklerdeki performanslarıyla kazanmıştır. Özellikle “Malkoçoğlu” ve “Kara Murat” serileri, Arkın’ın halk tarafından “efsanevi kahraman” olarak tanınmasına vesile olmuştur. Dönemin Yeşilçam sinemasında aksiyon sahnelerinde gösterdiği cesaret ve fiziksel yetenekleriyle de büyük takdir toplamıştır.

Cüneyt Arkın, Yeşilçam'ın altın döneminde yüzlerce filmde başrol oynamıştır. Kariyeri boyunca dört yüzden fazla filmde yer alarak bu alanda bir rekora imza atmıştır. Ayrıca kariyerinde sadece aksiyon filmleriyle sınırlı kalmayıp dram, komedi, romantik gibi çeşitli türlerde de başarılı performanslar sergilemiştir.

Özel hayatında, iki kez evlenmiştir. İlk evliliğinden bir kızı olmuş, ikinci evliliğinde ise iki oğlu olmuştur. Ailesi ve çocuklarıyla her zaman yakın ilişkiler kurmuş ve aile hayatına büyük önem vermiştir.

Sadece sinemada değil, aynı zamanda Türk televizyonlarında da yer almıştır. 1990'larda ve sonrasında televizyon dizilerinde de rol almış, çeşitli talk show ve programlarda konuk olarak bulunmuştur. Ayrıca sosyal konulara duyarlılığıyla tanınmış ve çeşitli sosyal sorumluluk projelerinde yer almıştır.

Cüneyt Arkın, 28 Haziran 2022'de İstanbul'da hayatını kaybetmiştir. Ölümü, Türk sineması ve hayranları tarafından büyük bir üzüntüyle karşılanmıştır. Arkasında büyük bir miras ve unutulmaz filmler bırakmıştır. Türk sinemasının "Yeşilçam'ın Altın Çocuğu" olarak anılmaya devam etmektedir.

Hayatı boyunca gösterdiği sanatsal başarılar ve sinemaya yaptığı katkılarla Türk kültüründe önemli bir yer edinmiş olan Cüneyt Arkın, hala birçok kişi tarafından sevgi ve saygıyla anılmaktadır.